• Kişi ve kurumların artan oranda sorunlarının çözümü için mahkemelere başvurmaları, • Ticari işlemlerin giderek çoğalması ve karmaşık bir yapı alması, • Kişi ve kurumların devlet kurumları ile yaşadıkları sorunlarının artması, • İşletme çalışanlarının yaptıkları hile ve yolsuzlukların giderek artması, bunların ortaya çıkartılmasının ve önlenmesinin zorlaşması, • İşletmelerde yapılan mali tablo hilelerinin büyük boyutlara ulaşması ve verdikleri toplumsal zararların yaygınlaşması, • Artan sayıda ve büyük tutarlarda işletme başarısızlıklarının ortaya çıkması, • Avukatların ve mahkemelerin karşılaştıkları olaylarda daha fazla uzman desteğine gerek duymaları, • Sanal ortamlarda yapılan hile ve yolsuzlukların önemli bir düzeye gelmesi ve bununla ilgili savaşta ciddi uzmanlıklara gerek duyulması, Günümüzde Adlı Muhasebe Hizmetlerinden Yararlanabilecek Taraflar; • İş hayatında yer alan işletmeler ve kişiler, • Bankalar, • Avukatlar, • Emniyet güçleri, • Sigorta şirketleri, • Kamu kuruluşları, • Mahkemeler,
Dünya genelinde yapılan araştırma sonucu: • Her durumda hile yaparlar – • Fırsatını bulunca hile yaparlar – u • Hiç bir durumda hile yapmazlar –
• İşletmelerde büyük oranlı mali kriz oluşması, • İşletmenın iflas veya tasviye sürecine girmesi, • İşletmenin bir yıllık karını veya daha fazlasını kaybetmesi, • Hisse değerlerinin taban yapması veya borsada büyük dalgalanmalar oluşmaas, • Bir veya daha fazla kıdemli yöneticinin bir suçtan dolayı tutuklanması, • İşletmenin ortaklık yapısını değişmek zorunda kalması, • İşletmenin çalışma izinlerinin iptal edilmesi, • İşletmenin güvenirliğinin ortadan kalkması, • İşletmenin piyasasını ve müşterilerini kaybetmesi, • İşletmenin marka güvenirliğinin zedelenmesi,
Adli Muhasebe Nedir? Muhasebe, denetim, finans, sayısal yöntemler, hukuk, davranış bilimleri, araştırma ve sorgulama gibi alanlardaki uzmanlık bilgilerinin; kanıt toplama, analiz etme, değerlendirmede kullanılması ve sonuçlarının rapor edilmesidir.
2024 yılında küresel çapta gerçekleşen şirket içi dolandırıcılık, hile ve suistimallerin ekonomik boyutu 5 trilyon dolar olarak açıklandı. En çok kayıp, emlak, gayrimenkul, toptan ticaret, ulaşım, depolama ve kamu hizmetleri sektörlerinde görüldü. Uluslararası Suistimal İnceleme Uzmanları Derneği (ACFE), 2024 yılı mesleki dolandırıcılık raporunu açıkladı. 138 ülkeden 1921 kurumun incelendiği hile vakası raporuna göre şirketlerin yıllık gelirlerinin yüzde 5’i suistimal nedeniyle heba oluyor. Genel çerçeveye bakıldığında ise her yıl 5 trilyon dolar, hile ve suistimal yoluyla yasal ticaret sistemi dışına çıkarılıyor. Rapora göre tüm dünyadaki hile ve suistimallerin yüzde 43’ü ihbarlar üzerine ortaya çıkıyor. YETKİLİLER İŞİN İÇİNDE İhbarların yüzde 52’si o işletmede çalışanlar tarafından yapılıyor. Dünyada en yaygın görülen hile ve suistimallerin başını ise nakit olmayan varlıkların çalınması ve faturalandırma usulsüzlükleri çekiyor. Bu tip suçlar çoğunlukla yetkili kişiler tarafından işleniyor. ACFE raporuna göre şirket sahipleri ve yöneticiler tarafından işlenen suçlar, çalışanlar tarafından işlenen suçların tam 7 katı büyüklüğünde kayba yol açıyor. 3 KATEGORİYE DİKKAT Bu suçlar en fazla diğer ortaklara, bankalara ve devlet kurumlarına karşı işleniyor. Tüm hile ve suistimaller, genel olarak şu üç kategoride toplanıyor: Yolsuzluk, varlıkların kötüye kullanılması ve mali tablo dolandırıcılığı. Yolsuzluklar; alım ve satım sırasında rüşvet, kayırma, komisyon şeklinde gerçekleşirken ölçüsü sınırlı kalıyor ve daha çok alt kademe çalışanlar arasında yaygın. Varlıkların kötüye kullanılmasında en çok nakit hırsızlığı, stok kayıtlarında oynamalar, zimmete geçirme görülüyor. YAKALAMA SÜRECİ 12 AY Tüm dünyada, bütün suçlar açısından yapılan araştırmada bir hile ve suistimalin yakalanma süreci 12 ayı buluyor. Yöneticiler işin içindeyse bu oran artıyor. Yine tüm dünyada ortak olan bir diğer konu ise bütün ortaya çıkan vakaların sadece yüzde 57’si kolluk kuvvetlerine yansıyor. Geri kalan vakalarda patronlar, yöneticiler, karar vericiler yüzde 50 oranında iç disiplin gereği konuyu kolluk kuvvetlerine taşımıyor. Yine yüzde 34 oranıyla şirket itibarı buna gerekçe gösteriliyor. DENETİM YAPILMIYOR Hile ve Suistimal Denetimi Uzmanı Fikriye Aslan, konuyu Türkiye özelinde değerlendirdi. Türkiye’de aileler tarafından yönetilen ve kurumsallaşma konusunda yeterince ilerleyememiş çok sayıda işletme bulunduğuna dikkat çekerek, “İç kontrol sistemlerinin ve denetim mekanizmalarının geliştirilmesi için yeterince çaba sarf edilmiyor. Finansal süreçler çoğunlukla işletme sahiplerinin yanında ikinci kişi olarak konumlanan çalışanlar tarafından yönetiliyor” dedi. ÇOĞU FIRSAT KOLLUYOR Aslan, sektörel kırılımlara bakıldığında en çok kaybın sırasıyla emlak ve gayrimenkul, toptan ticaret, ulaşım ve depolama, inşaat ve kamu hizmetleri sektörlerinde görüldüğüne vurgu yaptı. Aslan, “Hile denetimi, işletmeleri yüzde 5’lik gelir kaybından koruyor. Araştırmalara göre çalışanların yüzde 75’i böyle suçlara fırsatını bulursa karışma eğiliminde. Yüzde 10 neredeyse suç işlemek için çalışıyor. Sadece yüzde 15’i hiçbir durumda hile yapmıyor” diye konuştu.
Pusula Danışmanlık A.Ş. Kurucusu-Adli Muhasebe ve Hile Denetimi Uzmanı Fikriye Aslan, Roots Kadın İnisiyatifi tarafından düzenlenen “Zamansız Kadınlar” programının Fark Yaratan Kadınlar başlığı altında girişimci kadınlara ilham vermek üzere deneyim ve tavsiyelerini paylaştı. Kızılay İstanbul İl Başkanı, Roots Kurucu Eşbaşkanı ve Ekonomist Burcu Kösem’in moderatörlüğünde yapılan oturuma Sektörel Dernekler Federasyonu (SEDEFED) Başkanı Emine Erdem, İş Bankası Genel Müdür Yardımcısı İzlem Erdem, BEE’O Propolis Kurucusu Aslı Tanuğur da katılımcılar arasındaydı.
Dünya Bankası 2022 yılı verilerine göre tüm dünyada ticaret hacmi 101 trilyon dolar. Her yıl 5 trilyon dolar civarında bir değer, hile ve suistimal yoluyla yasal ticaret sistemi dışına çıkarılıyor. Uluslararası Suistimal İnceleme Uzmanları Derneği ACFE’nin ‘Mesleki Dolandırıcılık 2024’ raporu, yüzde 85 oranında çok büyük bir çalışan kitlenin suistimal yapma olasılığının oldukça yüksek olduğunu ortaya koyuyor. Tüm dünyada ‘Uluslararası Suistimal Farkındalık Haftası’ olarak kabul edilen 12-18 Kasım tarihleri, Türkiye’de eskisine oranla daha çok ilgi görüyor. İşletmelerin maruz kaldıkları ve tüm ekosistemi etkileyen mali suçlar giderek çeşitlenir ve büyürken bu alandaki farkındalığın sağlanması önemli. Hile ve suistimallerden doğan zararın önlenmesine ilişkin ilk adım, bu kayıpların büyüklüğü ve etkisini fark etmek. Mücadele, bu farkındalığı takip ediyor. Uluslararası Suistimal İnceleme Uzmanları Derneği ACFE’nin (Association of Certified Fraud Examiners) iki yılda bir yayınlanan raporu, konunun boyutunu anlamak için çarpıcı veriler sunuyor. 2024 yılında yayımlanan en güncel rapor, dünyada yaşanan hile ve suistimal suçlarının analizi açısından güçlü ve güvenilir bir kaynak. HİLE VE SUİSTİMALİN BOYUTU ACFE tarafından hazırlanan ‘Mesleki Dolandırıcılık 2024’ raporunda, Ocak 2022 ile Eylül 2023 arasında 138 ülkeden bin 921 kurum içi hile vakasının 3.1 milyar dolardan fazla kayba yol açtığı belirtiliyor. Raporda ayrıca işletmelerin her yıl gelirlerinin ortalama yüzde 5’ini iş suistimalleri sebebiyle kaybettiği ifade ediliyor. Kurumlar yıllık gelirinin yüzde 5’ini, bu suistimal türlerinden biri nedeniyle kaybetmiş görünürken, bildirilen vakalardaki toplam kayıp 3.1 milyar dolar ve vaka başına ortalama kaybın ise 1.7 milyon dolar olduğu belirtiliyor. Dünya Bankası 2022 yılı verilerine göre tüm dünyada ticaret hacmi 101 trilyon dolar. Her yıl 5 trilyon dolar civarında değer, hile ve suistimal yoluyla yasal ticaret sistemi dışına çıkarılıyor. Mali Müşavir / Hile ve Suistimal Denetimi Uzmanı Fikriye Aslan, ACFE verilerinden hareketle, şu bilgileri paylaşıyor: “Çalışanların yüzde 75’i böyle suçlara fırsatını bulursa karışma eğiliminde. Yüzde 10 neredeyse suç işlemek için çalışıyor. Sadece yüzde 15’i hiçbir durumda hile yapmıyor. Bu durumda yüzde 85 oranında çok büyük bir kitlenin suistimal yapma olasılığının oldukça yüksek olması dikkat çekici.” YÖNETİCİLERİN SUÇLARI ÇALIŞANLARIN YEDİ KATI ACFE raporuna göre tüm dünyadaki hile ve suistimallerin yüzde 43, yani yarısına yakını ihbarlar üzerine ortaya çıkıyor. Bu yöntem, buna en yakın diğer yöntemin üç katı. Bu ihbarların ise yüzde 52’si ise yine o işletmede çalışanlar tarafından yapılıyor. Dünyada en yaygın görülen hile ve suistimaller yüzde 22 ile nakit olmayan varlıkların çalınması ve yine yüzde 22 ile faturalandırma usulsüzlükleri. Buna karşın, bu tip suçlarda maliyet nispeten düşük. Asıl önemli kayıp çek ve ödeme tahrifatlarından kaynaklanıyor. Bu tip suçlar da yetkili kişiler tarafından işleniyor. ACFE raporuna göre şirket sahipleri ve yöneticiler tarafından işlenen suçlar, çalışanlar tarafından işlenen suçların tam 7 katı büyüklüğünde kayba yol açıyor. Bu suçlar en fazla diğer ortaklara, bankalara ve devlet kurumlarına karşı işleniyor. Şirket sahipleri ve yöneticiler tarafından daha çok kamuya karşı işlenen bu suçları tespit etmek de cezalandırmak da çok daha zor. EN ÇOK SUİSTİMAL YAPILAN 5 SEKTÖR Tüm hile ve suiistimaller, genel olarak şu üç kategoride toplanıyor: Yolsuzluk, varlıkların kötüye kullanılması ve mali tablo dolandırıcılığı. Tüm dünyada, bütün suçlar açısından yapılan araştırmada bir hile ve suiistimalin yakalanma süreci 12 ayı buluyor. Tabii yöneticiler işin içindeyse bu oran ciddi biçimde artıyor. Yine tüm dünyada ortak olan bir diğer konu ise bütün ortaya çıkan vakaların sadece yüzde 57’si kolluk kuvvetlerine yansıyor. Geri kalan vakalarda patronlar, yöneticiler, karar vericiler yüzde 50 oranında iç disiplin gereği konuyu kolluk kuvvetlerine taşımıyor. Yine yüzde 34 oranıyla şirket itibarı buna gerekçe gösteriliyor. Sektörel kırılımlara bakıldığında en çok medyan kaybının sırasıyla emlak ve gayrimenkul, toptan ticaret, ulaşım ve depolama, inşaat ve kamu hizmetleri sektörlerinde görülüyor. İŞLETMELERİ YÜZDE 5’LİK KAYIPTAN KORUYOR Fikriye Aslan, “Ülkemizde aileler tarafından yönetilen ve kurumsallaşma konusunda yeterince ilerleyememiş çok sayıda işletme bulunuyor. İç kontrol sistemlerinin ve denetim mekanizmalarının geliştirilmesi için yeterince çaba sarf edilmezken, finansal süreçler çoğunlukla işletme sahiplerinin yanında ikinci kişi olarak konumlanan çalışanlar tarafından yönetiliyor” diye anlatıyor. Daha az çalışanı olan işletmelerin medyan kayıplarının ise arttığını vurgulayan Aslan, hile denetiminin işletmeleri yüzde 5’lik gelir kaybından koruduğunu vurguluyor.
Pusula Danışmanlık Kurucusu Hile Denetimi Uzmanı Fikriye Aslan, 13 Kasım Çarşamba akşamı saat 18:00 'de Ekotürk TV’de canlı yayındaydı.